Makale Özeti:
|
Jön Türklerin 1908-1918 yıllan arasındaki ilk on yılı, Osmanlı İmparatorluğu için birbiri ardına gelen bir dolu ciddi ve sonuçlan itibariyle ağır olayları kapsamaktadır. Osmanlı Türkleri hem içeriden hem dışarıdan her defasında yeni baskılarla sarsılmış ve bir bu cepheye bir o cepheye gönderebilmek için güçlerini toplamak zorunda bırakılmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu’nun Temmuz 1908 devriminden l. Dünya Savaşı’na kadar yaşadığı büyük değişiklikler, Türk edebiyatında yerini almıştır, hem de en son ve mütevazı temsilcilerine kadar. Bu mütevazı temsilci nitelemesi ile halk türkülerini kast ediyoruz, ki bunlar ilke olarak öncelikle askerler için yazılmış iken, daha sonra tamamen genel anlamda halkın milliyetçilik eğitimi için yararlı oldukları ortaya çıkmıştır. Kuşkusuz bu alanda yönetimin yönlendirici ve düzenleyici faaliyetinden ziyade bireyin özel güdüsü etkili olmuştur. Özellikle gençlik, çoğunlukla hiçbir yönlendirme olmaksızın, doğal taklit yeteneği sayesinde türküler yaratmış ve onları yaygınlaştırmışım Milliyetçi coşku ile yaratılmış bu ürünlerde halk edebiyatının bir kolu ile karşı karşıyayız ve bunlar genellikle eğitimli ve entelektüeller tarafından değersiz görülmekte ve hatta gülünç bulunmaktadır, halbuki halkın düşünsel yaşamında hiç de önemsiz değillerdir. Okuma becerisinin sadece küçük bir kesimin tekelinde olduğu bir ülkede halk türküleri, başka herhangi bir yerdekine göre halkın politik ve sanatsal eğitiminin çok önemli bir unsurudur
|